7 Nisan 2012 Cumartesi

SAVANNAH - ABD

Savannah, Georgia eyaletinin bir şehri. 


İçinden Savannah nehri geçiyor ve şehre de aslında bütün canlılığını bu nehir veriyor.


Sokak müzisyenleri, şehir turu attıran faytonları, merkezde yer alan açık havadaki kafeleriyle küçük bir Avrupa şehrini andırıyor diyebilirim.


Sessiz, sakin bir şehir... Öyle ki, gece şehir merkezindeki canlı müzik ve kalabalık bile o sukuneti aslında pek bozamıyor.


Savannah, geçmişten bu yana meydanlarıyla ünlü. Çoğunluğu korunmuş 25'e yakın meydanı var. Bunlardan biri de 1815 yılında yapılan ve çok kısa sürede popülarite kazanan Chippewa Meydanı. Forest Gump filminin bir bölümü de 1994 yılında işte burada çekilmiş.


Fayton turu, otobüs turu dışındaki şehirdeki başlıca atraksiyonlardan biri de Hayalet Turları. Ghost Tours ya da Haunted Tours olarak adlandırılan bu turlar otobüs veya yürüyüş yoluyla gezdirerek hayalet hikayeleri anlatiyorlar.


Hayalet Turları'nın aslında doğum yeri ve en popüler olduğu yer bizim dönüş rotamızda yer alan ve birkaç yazı sonra yer vereceğim Florida'nınSt. Augustine şehri. Kısa zamanda Amerika'nın pek çok yerinde popülarite kazanmış Hayalet Turları 1994 yılında ilk kez ortaya çıkmış. St. Augustine'de konaklayan bir öğrenci grubuna gece için hem eğitici hem eğlenceli bir aktivite sağlamak isteyen St. Augustine turunun sahibi, yazar ve tarihçi Karen Harvey ile birlikte şehirdeki doğaüstü ve gizemli hikayeleri araştırmış ve bunu öğrencilere yürüyüş turu ile anlatmışlar. Tabii ki ortaya çok eğlenceli bir 
aktivite çıkmış ve daha sonra bu giderek yaygınlaşmış. 


Kaldığımız otel şehrin tarihi tarafında. Otelin terasındaki havuz ve sıcak jakuzi şehre nazır bir konumda. Hot tub olarak adlandırılan ve ilk kez Amerikan otellerinde karşılaştığım bu sıcak jakuzinin çok çekici olduğunu ve bizim otellerimizin de örnek alması gerektiğini belirtmeliyim. 90 derece civarinda sıcaklıkta olan bu jakuzide sıhhat açısından en fazla 15 dakika kalabiliyorsunuz. Ancak bu 15 dakika bütün yorgunluğunuzu alıp götürüyor.


Akşam yemeğini nehir kıyısındaki bir tavernada yiyoruz. Masadaki sıradan lezzetteki yemekleri farklılaştıran tat patates püresi. Kırmızı kabuklu patatesten hazırlanmış, hafif iri parçalarla ve kabuklarla bırakılmış ve içine farklı baharatlar eklenmiş bu püre aklımda yer etti.


Savannah, Amerikan iç savaşında sırasında fazla tahrip görmeyen, dolayısıyla da güney şehirleri arasında mimari dokusunu kaybetmemiş şehirlerden biri. 


Ticari açıdan önemli bir liman.


Girls Scouts'un doğum yeri olmasıyla da Amerika içinde bir üne sahip. Girl Scouts, Amerikalı kız izci grubu. 


Her yıl 17 Mart'ta kutlanan St. Patrick's Gününe de Amerika genelinde, en geniş katılımlı şekilde ev sahipliği yapan, New York'tan sonra ikinci şehir.  


Historic downtown olarak adlandırılan şehir merkezinde yanyana sıralanmış oteller fiyat-kalite ilişkisi bakımından konaklamaya en elverişli olanlar. Hem nehir kıyısındaki ünlü River Street'e, dolayısıyla popüler restoranlara ve mağazalara yürüme mesafesinde. Hem de, şehrin iç kısmına yürüyerek ulaşılabiliyor. Oteller için önceden rezervasyon gerekmiyor. Expedia'nın son dakika fiyatlarıyla ya da direkt otele giderek uygun bir oda bulmak zor değil.  


Son olarak, Savannah şehri ile aynı ismi taşıyan kediye de değinmek gerek. Savannah, aynı zamanda ünlü bir Afrika kedisi. Tasmayla gezdirilen, leopar görünümünde gözleri güçlü yabani bir kedi türü. New York'ta şehirde beslenmeleri yasaklanmış. 

Şehri de ünlü, kedisi de...

Hiç yorum yok: